PembeBere Çocuk Şarkıları

Hoş geldiniz!

Topluluğumuza Katılın..

Şimdi Kayıt Ol! Giriş yap

islam Büyücülük Konusu Ve Kur'an. ( Bakara 102. ayet)

alemextra

Admin
Admin
Ayın En iyi Posteri
Katılım
30 Ara 2023
Mesajlar
9,509

Büyücülük Konusu Ve Kur'an. ( Bakara 102. ayet)

Bugünkü yazımın konusu İslam toplumunda kafaların çok karışık olduğu konu sihir/büyücülük konusu olacaktır. Gerçektende anlatılanlara inandığımızda kafaların karışmaması hatta korkmamak mümkün değil. Gelin önce büyü konusunda toplumumuzda neler anlatılıyor kısaca göz atalım.

(Büyü “Tabiatüstü gizli güçlerle ilişki kurularak zararlı faydalı veya koruma gayeli bazı sonuçlar elde etmek için yapılan işler” şeklinde tarif ediliyor. Başlıca gayesi ise daima çıkar odaklı olması… Büyü olağanüstü etkileyici bir güç veya bilgiye sahip olduğuna inanılan kişilere yaptırılıyor. Bu kişilerin yeteneklerini iyiye de kötüye de kullanabileceklerine inanılıyor. Araç olarak ise; ruhlar cinler şeytanlar canlı veya ölmüş bazı hayvanlar kullanılıyor. Eşlerin veya başka kişilerin arasını açmak insanın bazı kabiliyetlerini dilini bahtını bağlamak malına ve canına zarar vermek kız veya erkeklerin bahtını bağlamak gibi durumlarda bu yola başvuruluyor.)

Anlatıldığı güçte insanlar varsa ve bu insanlara engel olamıyorsak bu insanlardan korkmamak sizce mümkün mü? Tabiatüstü gücün olmadığını tek güç Allah ın olduğunu asla unutmayalım. Bu söylenenleri Kur’an ışığında basitçe düşünelim önce. Hatırlarsanız Allah Kur’an da birçok ayetinde İNSANLARDAN KORKMAYIN BENDEN KORKUN diye uyarıyordu. Ali İmran suresi 175. ayetinde de yine bakın nasıl uyarıyordu bizleri.

(İşte bu şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın eğer müminlerseniz Benden korkun.)

Allah yalnız benden korkun bu türlü sözlerle şeytan ancak kendi dostlarını korkutur diyor. Ne dersiniz yoksa farkında olmadan bizler şeytanın dostlarımı olduk? Allah bizleri bu dünyada özgür irademizle bırakarak imtihan ettiğinden bahseder. ENGELLENEMEZ BÖYLE GÜÇLERİ OLAN BİR TOPLUMDA ÖZGÜRCE BİR İMTİHANDAN NASIL SÖZ EDERİZ? Her istediğini yaptırabilecek bir gücün Allah tarafından bazı kişilere verildiğini kabul edersek Kur’an ın yüzlerce ayetini görmezden gelmiş üstünü örtmüş oluruz. Lütfen bunu unutmayalım.

Şimdide büyü/sihir konusuna gelin birlikte Kur’an a bakalım. Bu konuyu rivayet ve emin olamayacağımız bilgiler ışığında değil Kur’an ın genel hükümleri ışığında anlamaya çalışalım. Büyü/sihir Kur’an da vardır deriz ve bu kelimeye öyle yanlış anlamlar yükleriz ki Kur’an ın neredeyse tamamına ters düşer. Önce bahse konu örnek gösterilen ayeti yazalım daha sonra ayette geçen büyü/sihir kelimesi üzerinde birlikte düşünelim.

Bakara 102: Süleyman'ın hükümranlığı hakkında onlar şeytanların uydurup söylediklerine tabi oldular. Hâlbuki Süleyman büyü yapıp kâfir olmadı. Lakin şeytanlar kâfir oldular. Çünkü insanlara sihri ve Babil'de Harut ile Marut isimli iki meleğe indirileni öğretiyorlardı. Hâlbuki o iki melek herkese: BİZ ANCAK İMTİHAN İÇİN GÖNDERİLDİK SAKIN YANLIŞ İNANIP DA KÂFİR OLMAYASINIZ demeden hiç kimseye (sihir ilmini) öğretmezlerdi. Onlar o iki melekden karı ile koca arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. OYSA BÜYÜCÜLER ALLAH'IN İZNİ OLMADAN HİÇ KİMSEYE ZARAR VEREMEZLER. ONLAR KENDİLERİNE FAYDA VERENİ DEĞİL DE ZARAR VERENİ ÖĞRENİRLER. Sihri satın alanların (ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını çok iyi bilmektedirler. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bunu anlasalardı! (Diyanet Vakfı meali)

Ayette bahsedilen büyü/sihirden ne kast ediliyor önce bunu doğru anlamalıyız. Ayeti öyle anlatıyorlar ki Kur’an ın diğer ayetleri ile ters düşebiliyor. Acaba günümüzde bizlere öğretilen insanlara her türlü kötülüğün yapılabileceği olağan üstü bir güçten mi kast ediliyor? Ayetten bunu anlar ve kabul edersek ALLAH IN YALNIZ BENDEN KORKUN SİZLERE ÖDÜLÜ DE CEZAYI DA YALNIZ BEN VERİRİM öğretisine uyarısına tamamen ters düşmüş oluruz. Şimdide bu bilgiler ışığında ayeti anlamaya çalışalım.

Ayette şeytanın vesvese verdiği yani insanları yanılttığından bahsediliyor ve Süleyman peygamberimizin büyü/sihir yapmadığını söylüyor. Ayetin devamında şeytanların kâfir olduğunu söyleyip Harut ve Marut isimli iki meleğe indirileni öğretiyorlardı diyor. Peki bu sözlerden ne anlamalıyız? Melekler ne öğretiyor olabilirler?

Eğer bahsedildiği gibi Harut ve Marut melek ise ve Allah büyü/sihir yapmanın günah olduğunu söyleyip yapanların kâfir olacağından da bahsediyorsa Kur’an da bu meleklerin günümüzde anlatılan insanlara her türlü kötülüğü yapabilecek dağa üstü bir ilmi yani büyücülüğü anlattıklarını öğrettiklerini kabul etmemiz mümkün değil.

Ayetin devamında bu söylediklerime açıklık getiriyor ve bizler sizlerin imtihanı için gönderildik SAKIN YANLIŞA İNANIP DA KÂFİR OLMAYIN diye melekler uyarıyor ve onlara bir şeyler öğrettiğinden bahsediyor ama ayeti tercüme eden parantez içinde sihir ilmini öğrettiklerini yazmış. Ayette böyle bir detay yok. Böyle anlayınca da hem Kur’an içinde hem de ayet kendi içinde çelişki yaratıyor. Demek ki melekler doğruyu ve yanlışı öğretiyor ve insanların doğruyu seçmesini özellikle istiyor. Ayetin devamında yine bakın ne diyor.

(Onlar o iki melekten karı ile kocanın arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı.)

Melekler topluma sakın yanlışa inanmayın dedikten sonra bu iki melek günümüzde bile hiç istenmeyen Allah ın yasakladığı kötü ve art niyetli insanların zihinlerinde olan büyünün yapılmasını öğretiyor olabilir mi? Hem melekler bizler sizlerin imtihanı için gönderildik yanlış yapmayın diyecekler hem de böyle kötü şeylerin büyünün yapılmasını öğretecekler öylemi? Bu nasıl bir mantık böyle.

Peki burada bahsedilen karı kocanın arasını açacak şeylerin öğrenilmesinden ne anlamalıyız? Bunun açıklaması da ayetin devamında yapılıyor. ASLINDA BURADA BAHSEDİLEN MELEKLERİN TOPLUMA FAYDALI ŞEYLERİ KAPSAYAN İLMİN ÖĞRETİLDİĞİNİ AYETİN DEVAMINDA ANLIYORUZ. Fakat kötü niyetli insanların bu bilgileri iyi ve güzel amaçlarla değil kötü amaçlarla kullandıklarını verilen örnek bizlere anlatıyor. Bakın ayetin devamında ne diyor.

(ONLAR KENDİLERİNE FAYDALI OLANI DEĞİLDE ZARARLI OLANI ÖĞRENİRLER.)

Demek ki burada bahsedilen büyüden kasıt DOĞRU BİLGİLERİ KÖTÜ AMAÇLARLA KULLANAN İNSANLAR KAST EDİLİYOR. Yoksa sınırsız ve kişilere istediği kötülüğü yapabileceği doğaüstü bir güçten bahsedilmiyor. Melekler insanlara gerekli olan güzel şeyler öğretiyorlar ama insanlar bu bilgileri kendi çıkarları adına kötü amaçlarla kullanıyorlar. Örneğin Elektrik günümüzde çok yararlı bir buluştur. Ama insanları öldüren bombaları ateşleyende elektriktir. Büyücülük konusunda günümüzde yanlış anlatılan bu ayetin devamında yapılan uyarı aslında söylediklerimi onaylıyor ve bakın ne diyor.

(OYSA BÜYÜCÜLER ALLAH'IN İZNİ OLMADAN KİMSEYE ZARAR VEREMEZLER.)

Buradan da anlaşılıyor ki büyücüler yani Allah ın insanlara faydalı olacak ilmini bilgiyi kötü amaçlarına alet edenler asla emellerine ulaşamayacaklarını ALLAH İSTEMEDİKÇE KİMSEYE ZARAR VEREMEYECEKLERİNİ APAÇIK AYETİNDE BİZLERE BELİRTİYOR. Ama bizler ne yazık ki yüce Rabbimizi değil bizlere anlatılan rivayet ve sanı inançlarımıza inanmaya devam ediyoruz. Böyle yaparak bizler büyücüleri kendi ellerimizle GÜÇ SAHİBİ YAPIYORUZ. Bu inanç öyle güçlü ki Kur’an ı işiten-duyan bile yok.

Büyücülerin yani Allah ın verdiği ilmi kötü amaçlarla kullananların ahrette nasiplerinin olmayacağını bu tür insanların cezalarını bulacaklarını ayetin sonunda belirtiyor. Büyücüler yani art niyetli kötü amaçlı kişiler kast ediliyor ve Allah Felak suresinde bakın bizleri nasıl uyarıyor.

(Ve düğümlere üfleyen BÜYÜCÜLERİN ŞERRİNDEN ve hased ettiği zaman HASETÇİNİN ŞERRİNDEN SANA SIĞINIRIM.)

Aslında bu ayet yazdıklarımın adeta bir özeti. Büyücü yani kötü amaçlar peşinde olan kişilerin şerrinden hasedinden bizlerin YALNIZ ALLAH A SIĞINMAMIZ GEREKTİĞİ ANLATILIYOR. ALLAH A SIĞINANA KİM ZARAR VEREBİLİR? Bunu düşünemiyor muyuz? Eğer böyle insanlara Allah bizlerin karşı koyamayacağımız güç ve ilim vermiş olsaydı sizce adaletli olur muydu? Tüm bunlara inanmak Kur’an ın adaletini hiç ama hiç anlamamakla aynıdır.

Kur’an da birçok yerinde müşrikler peygamberimize büyücü/sihirbaz derler. Allah da o ne büyücüdür ne kâhindir Allah’ın peygamberidir diye geçer. Büyücü gerçekleri çarpıtan toplumu korkutan yanlışı doğru gibi gösteren anlamında kullanılmıştır Kur’an da.

Taha 69: "Sağ elindekini atıver o onların yaptıklarını yutar. Çünkü onların yaptıkları ancak bir büyücü tuzağıdır. Büyücü ise HER NEREDE OLURSA OLSUN BAŞARIYA ULAŞAMAZ." (Elmalı Hamdi meali)

Bu ayet Musa peygamberimizin kıssasında geçiyor. Büyücülerin/sihirbazların gerçekleri saptırarak insanları aldattığını korkuttuğunu söylüyor ve son noktayı koyuyor ve diyor ki BÜYÜCÜLER HER NEREDE OLURSA OLSUN BAŞARIYA ULAŞAMAZLAR. Ama bugün bizlere toplum içinde öyle bir korku saldılar ki NE YAZIK Kİ TOPLUM DERTLERİNİN ÇARESİNİ KUR’AN DA DEĞİL BÜYÜCÜLERDE ARAR OLDU.

Allah cümlemize akıl fikir versin. Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki batıl hurafe toplum içinde korku salmış güç kazanmış. Kur’an ın uyarıları ise göz ardı edilir olmuş. Çünkü peygamberimizin mahşerde söyleyeceği o acı gerçek toplumda yaşanır olmuş.

Furkan 30: Peygamber der ki: Ey Rabbim! KAVMİM BU KUR'AN'I BÜSBÜTÜN TERK ETTİLER. (Diyanet Vakfı meali.)


Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
 

Konuyu görüntüleyenler

Etiketler Etiketler
bakara 102. ayet bakara suresi açıklamaları büyü ile korunma büyü ve iman büyü ve ruh sağlığı büyü ve sihir büyücülüğe inanmak büyücülüğün etkileri büyücülük nedir büyücülük ve günah büyücülük ve i̇slam büyüye karşı tedbirler kur'an'da akıl ve mantık kur'an'da büyü karşıtı ayetler kur'an'da büyücülük kur'an'da dua kur'an'da haramlar kur'an'da insan ilişkileri kur'an'da sihir sihirbazların sonu
Geri
Üst
Yasal Uyarı Görmek İçin Tıkla