Hoş geldiniz!

Forumumuza Kayıt Olarak, Açmış olduğumuz konulara erişebilir Ve Topluluğumuza Katılabilirsiniz!

Şimdi Kayıt Ol! Giriş yap

Milli Ak hun İmparatorluğu

  • Konbuyu başlatan alemextra 
  • Başlangıç tarihi
alemextra Çevrimdışı

alemextra 

Admin
Admin
Ayın En iyi Posteri
30 Ara 2023
9,180
2
38
konya
AK HUN İMPARATORLUĞU
Büyük kısmı Volga'dan batıya geçen Hunlardan Güney İran'a ve Batı Afganistan'a inen bir bölük olduğu tahmin edilen Orta Doğu Hunları'nın hiç olmazsa Ak Hun-Eftalit devleti hanedan ailesi ile hakim zümresini teşkil ettikleri ileri sürülmüş; veya bu devlet Töleslerden Chao-ché (Kao-kü)= Uygurların ataları)'lere bağlı Hua kolu mensuplarının Cungary bozkırlarından Horasan bölgesine geçerek 5. asrın ortalarına doğru bir siyasî teşekkül haline gelmesi ile ilgili görülmüştür.

Hun tarihinin bu noktası oldukça karanlık bir manzara taşımaktadır. Hakimiyetini Hazar kıyılarında Kuzey Hindistan'a Afganistan'a îç Asya'ya kadar genişleten bu kavmin veya kavimler topluluğunun çeşitli vesikalarda birbirinden farklı adlarla anılması durumu daha da karıştırmakta gibidir. Vaktiyle Ed. Chavannes Yeta'ların neş'et ettiği Hua (Hoa) topluluk adı ile "Hun" kelimesinin yakı ilgisi bulunduğunu düşünmüş ve J. Marquart türlü adlarla zikredilen bu kavmin Priskos'daki Kidarita (Sasanî imparatorluğu hududunda Kafkaslarda oturan Hunlar)'lardan ibaret olduğunu ileri sürmüştü. Bizans'lı tarihçi Theophanes(8. asrın 2. yarısı)'e göre "Ephtalit" adı Sasanî imparatoru Peroz (Fîrüz. 459-484)'u mağlüp eden Hun hükümdarı Ephtalanos'tan alınmıştır. Bu adın aslında Eftalit paraları üzerinde görülen Hephthal-khion olduğu ve birinci kelimenin sülale adını ikincisinin de kavim ismini gösterebileceği bildirilmiştir.

Diğer taraftan İskenderiyeli Kosmas İndikopleustes (545-549 arası) ile Bizans tarihçisi Prokopios (545-550 arası)'un eserlerinde ve eski Hind vesikalarında aynı kavimden Ak Hunlar(Bizans: Devkhoi Ounni; Hind: Şveta-Huna) diye bahsedilmiştir. 520 yılında Ak Hun-Eftalit hükümdarını ziyaret eden Çinli seyyah Song Yün'ün notlarından bu kavmin Hunlarla akrabalığı anlaşılıyordu. 5. asrın ilk yarısında Sasanîlerle çarpışan Ak Hun hükümdarı "Khakan" unvanını taşıyordu ve Afganistan bölgesindeki Ak Hun prensinin unvanı da "Tegin" idi. Bölge yerli halkının İranî asıldan olduğu şüphesizdir.
.
Ak Hun-Eftalit meselesi son zamanlarda bilhassa K. Czegledy'nin geniş araştırması ile oldukça açıklık kazanmış görünüyor. Buna göre tarihî gelişme M. 350 yıllarında Altaylar havalisinden batıya doğru cereyan eden büyük göç hareketi ile ilgilidir. İç Asya'da Hun idaresinden sonra iktidara gelen Siyenpilerin yerine kurulan büyük Juan-juan devletinde Uar ve Hun adlarında iki kabile grubu 350'lilerde bilinmeyen bir sebeple o devletten ayrılarak bugünkü Güney Kazakistan bozkırına gelmiş buranın eski Hun halkını Volga'ya doğru ittikten (Avrupa Hunları) az sonra güneye yönelerek Afganistan'ın Toharistan bölgesine inmişti.

367'ye doğru buradaki eski Kuşan (Büyük Yüe-çi) ülkesine hükmeden "Kidarita" hanedanı (ihtimal İran asıllı)'nı da Baktria (Belh havalisi)'ya süren bu îç Asyalı kütle söylendiği gibi Uar (= Avar; ) ve Hun kabileler birliği idi. Bu birlik daha sonra Kangkü (Çu-Maveraünnehir) ve Sogd (Semerkand ve havalisi)'un hakimleri olarak (Çince'deki Hiung-nu ve Avrupa dillerindeki Hun şekilleri arasında mahallî söylenişlere göre bazı ufak değişiklikler gösteren) yukarıda sıraladığımız adlar altında anılmıştır.

Hakimiyetini batıda Hirkania (Gurgan. Hazar denizinin güneyi)'ya kadar genişleten bu devlet 5. asır ortalarından itibaren Heftal adında yeni bir hükümdar ailesine sahip olmuş (bu ad ilk defa 457'de görülüyor) ve yıkıldığı 557 yılına kadar hem sülale hem kavim olarak öteki adlar ve Ak Hun adı ile birlikte bu adı da taşımıştır. Yapılan tespitlere göre devlette rol oynayan kabilelerden bazıları şunlardı: Kadis-hun (Herat civarında. Pers kaynaklarında Hvon Prokopios'da Eftalit diye zikredilen bu kabile sonra İran'ın batısına göçmüştür; "Kadisiya" yer adının menşei) Zavul (Zabul; bundan Zabulistan) Çol (Çöl? Gurgan = Curcaniye havalisinde) Kernıikhion (Karmir-hyon= Kızıl? Hun) Askil-Eskil Bunlardan hiç olmazsa bir kısmının yerli olduğu aşikardır.

Sogd bölgesini ele geçirdikten sonra İran üzerine baskı yapan Uar-hunların 9 yıl kadar süren (358'e doğru) şiddetli hücumları karşısında yıkılma tehlikesi geçiren Sasanî imparatorluğu Şapur II'nin gayretleri ile kurtuldu. Hatta iki taraf arasında ittifaka varan bir antlaşma oldu ve bu durum üç nesilden fazla bir süre devam etti (bu arada Şapur'un 359'da Amida (Diyarbakır)'yı kuşatmasında yardımcı olarak Hun kuvvetleri de bulunmuştu).

Fakat Bahram Gor zamanında (420-438) başlayan yeni taarruzlar (427'den itibaren) Sasanîleri sarstı. Sogd bölgesinden Ceyhun'un güneyine doğru gelişen istila hareketinin Bahram Gor tarafından başarı ile durdurulması onun en şöhretli ("kurtarıcı") İran imparatorlarından sayılmasına vesile oldu.

Halefi Yazdgird II zamanının (438-457) sonlarına doğru Uar-Hun (Ak Hun)'ların başında büyük hükümdar Eftal (Abdel) hanedanından Kün-han (Kun-han Priskos'da Kougkhas İslam kaynaklarında Akh.ş.n.var vb.) îran iç işlerine karışarak himayesine aldığı veliaht Peroz(Fîrüz)'u Sasanî tahtına çıkarmış (459-484) hakimiyetini Kuzey Hindistan'a doğru genişleterek orada başında Skandagupta'nın bulunduğu Gupta devletini dağıtmıştı (470'e doğru). 484 yılında Ceyhun kıyılarında Ak Hun-Eftalitler tarafından mağlup edilerek Herat bölgesini kaybeden ve yıllık vergiye bağlanan Sasanîler'in bu sırada geçirdiği dinî-içtimaî bir sarsıntı ülkelerini ihtilale sürükledi. Bu Mazdek isyanı idi. Mazdek Mani inancındaki "ikili" telakki (ışık-karanlık iyilik-kötülük mücadelesi) üzerine sosyal huzursuzluk amillerini de ekleyerek o tarihlerde yorulan ve iktisadî darlık içine düşen topluluğu kurtarmak iddiası ile düşüncelerini yaymağa başlamıştı. Buna göre insanların saadetini bozan iki unsur vardı. Biri servet diğeri kadın.

Bunlardan her ikisi de herkesin ortak malı olduğu takdirde yeryüzünden kötülük kalkacaktı. Bu tipik komünist propaganda neticesinde arazi ve servet sahipleri ile aile müessesesine karşı kışkırtılan halk Mazdek ve müritleri tarafından ayaklandırıldı. Din adamları ve asiller öldürüldü kadınlar tecavüze uğradı evler ve konaklar yağmalandı tahrip edildi. Devletin sıhhat kazanacağı hususunda Mazdek'e inanmak gafletini gösteren Şah Kavad (veya Kubad 488-496 ve 498-531) da hapsedilmişti; fakat o kurtulmak imkânını bularak komşu Ak-Hunlara sığındı (496). İran'da olup bitenleri yakından takip eden Ak Hun hükümdarı insanlık yararına hiçbir şey göremediği Mazdek hareketini kırıp yok etmek için Kavad'ı 30 bin kişilik Hun süvari birliği başında İran'a gönderdi.

Bu suretle Şah ihtilali bastırdı (498-499) ve hadiselerin gelişmesinden felaketin derecesini kavrayan halkın da yardımı ile Mazdek ve taraftarları yakalanarak idam edildi. Tabiatiyle temizlik ve ülkenin sükûnete kavuşturulması uzun bir zamana ihtiyaç gösterdiğinden Sasanî imparatorluğunda hak adalet ve mülkiyet esasında normal nizam daha ziyade Kavad'ın oğlu Husrev I. Anüşîrvan (531-579) devrinde kurulmuştur ki bu şehinşah tarihte "Adil" lakabı ile anılır.

Çin kaynaklarına göre iç Asya'da Hoten Kuça Aksu Kaşgar ve etrafını hakimiyetlerine alan Ak Hun-Eftalitler bu arada Kuzey Hindistan'ı da zaptetmişlerdi. Bu harekat "Tegin" unvanını taşıyan ve Kabil'de oturan Toramana adındaki başbuğ tarafından idare edilmişti199. 6. yüzyılın ilk yarısında ise Toramana'nın oğlu Mihiragula (Gollas 515-545) imparatorluk güney kanadının en azametli hükümdarı görünmektedir. Ordusunda daima 700 savaş filinin bulunduğu rivayet edilir.

Fakat Budist rahipler (Song Yün ve ondan bir asır sonra buraya gelen Hiuen-tsang) bu "Huna kralı"ndan hoşlanmamışlardır. Çünkü Mihiragula Budizmi ülkesi halkı için tehlikeli sayıyor ve Budistleri kontrol altında tutuyordu. Buna karşılık İskenderiye'den Hindistan'a giden tüccar (sonra keşiş) Kosmas tarafından ve 530 tarihli Gwalior kitabesi ile Sanskrit yazılı "Keşmir Vekayinamesi"nde Mihiragula Hindistan'ın en büyük hükümdarı olarak tasvir edilmektedir.

İran'da Anüşîrvan büyük bir devlet adamı olarak belirdikçe Ak Hun-Eftalitler sönükleşti. 552 yılında Orta Asya'da Göktürk hakanlığı kurulup İstemi Yabgu Maveraünnehir bölgesinde faaliyete geçtiği zaman ise iki büyük imparatorluk arasında sıkışan Ak Hun-Eftalit devletinin Göktürklerin mücadeleye giriştikleri Juan-juanlarla olan siyasi ve sıhrî rabıtaları da fayda vermedi. Anüşirvan ve İstemi'nin ortaklaşa hareketleri neticesinde Ak Hun iktidarı yıkıldı ve ülke Göktürklerle İranlılar arasında paylaşıldı (557).

Üç kol halinde gelişmiş olan Hun siyasi hakimiyeti Kafkasya'daki (Derben kuzeyi- Hazar denizi arasında) Hunların Hazar hakanlığı idaresine girinceye kadar süren kısa hakimiyetleri dışında- bu suretle tarihe karışmakla beraber Hunlara mensup Türk soyundan çeşitli kütleler Büyük Hun çağında şahsiyetini bulan zengin kültürleriyle göreceğimiz gibi Asya Avrupa ve Afrika kıtalarında Tabgaç Göktürk Türgiş Karluk Uygur Oğuz Bulgar Sabar Hazar Kuman vb türlü adlar altında ve yeni güçlü devletler imparatorluklar kurarak yaşamaya devam etmişlerdir.

Türk milleti denilen büyük alemin çocukları olan bu kütleler aynı zamanda Rus Macar İslav-Bulgar Romen Gürcü devletlerinin kuruluş ve gelişmelerinde başlıca rol oynamışlar ve daha sonraki bütün Türk-İslam siyasi teşekküllerine askeri hukuki ve sosyal yönlerden ana kaynak vazifesi görmüşlerdir.
 

Konuyu görüntüleyenler

Geri
Üst